Tarihçi Murat Tozan Danışmanlığında
22 Mayıs 2022, Pazar
Ayvalık bir açık hava müzesi gibidir. Ege’nin en güzel manzaraları içinde korur kimliğini. Kadim bir zeytinyağı mucizesinin, Ege’nin kozmopolit zenginliğinin ve mübadele tarihinin tüm izlerini sergiler. Tarihte çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yapmış olan Ayvalık, 2017’den beri Ayvalık, “Endüstriyel Miras” başlığı altında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesinde yer almaktadır.
Sabah saat 07.30’da Alsancak/Lozan Meydanı’nda, 08.00‘de Karşıyaka / Bostanlı İskelesi yönündeki Havaş Durağı’nda buluşarak hareket ediyoruz. Bu gezimizde Kuzey Ege’nin incisi Ayvalık’ta bir tarih yolculuğuna çıkıyoruz…
İlk durağımız adını Yeniçerilerden alan bir Rum köyü olan Yeniçarohori, bugünkü adıyla Küçükköy. Küçükköy’ün şirin sokaklarında dolaşırken bir yandan köyün tarihi hakkında bilgi ediniyor, diğer yandan son yıllarda bir sanat köyü olma yolundaki dönüşümüne tanık oluyoruz. Köydeki sanat galeri ve sergileri ziyaret ediyor, börek ve Ribitsa gibi Boşnak lezzetlerinin de tadına bakma fırsatı buluyoruz.
Daha sonra Şeytan Sofrası olarak bilinen tepeye çıkıp yerel hikâyelere kulak verirken muhteşem manzaranın keyfine varıyoruz. Buradan Ayvalık merkeze hareket ederek yakın zamanlarda aslına uygun olarak restore edilmiş olan Ayvalık Ayazması’nı ziyaret ediyor bu yapının ilginç hikayesini dinliyoruz. Buradan adını Rumca mercanköşk anlamına gelen Macaron’dan alan mahalleden ilerleyerek, Ayvalık çarşısına varıyoruz. Ayvalık’ın 19. yüzyıldaki dokusunu büyük ölçüde korumuş olan Macaron mahallesindeki ve çarşısındaki eski yapıların ne kadar güzel olduklarının bir kez daha farkına varıyoruz. Tabi ki sanat galerilerine ve el işi ürünler satan dükkânlara kısaca uğrarken tarihi tatlıcılardan alışveriş yapıyor, Şeytanın Kahvesi’nde dinleniyoruz.
Öğle yemeği için vereceğimiz molanın ardından turumuza devam ediyoruz. Aslında 19. yüzyıl ortalarında inşa edilmiş bir kilise olan ve adını çan kulesi üzerindeki saatlerden alan Saatli Cami ile geçmişi 15. yüzyıla kadar uzandığı düşünülen Taksiarkhis Kilisesini ziyaret ediyoruz.
Ayvalık’ın üzerindeki Cennet tepesinden kenti panoramik olarak seyrederken, tarihi hakkında bilgi ediniyoruz.
Buradan Rumca Moskhonisi olarak bilinen Cunda adasına geçip Aşıklar tepesinden Ayvalık ve çevresindeki adalara üçüncü bir tepe üzerinden bakmış oluyoruz. Burada Hagios Ioannes’e adanmış bir şapel ve yel değirmeninin restore edilmesiyle kurulan Sevim ve Necdet Kent Kitaplığını ziyaret ediyoruz. Bu arada tepenin muhteşem manzarasının tadını çıkarıyoruz.
Tepeden inerek Cunda’nın tarih kokan sokaklarından geçip çarşıya doğru ilerlerken yolumuz üzerinde bulunan yıkıntı halindeki Hagia Triada ve müzeye dönüştürülmüş olan Taksiarkhis kiliselerini ziyaret ediyoruz. Cunda çarşısından arzu ederseniz zeytin, peynir ve sakızlı kurabiye alabilirsiniz. Taş Kahve’de biraz dinlendikten sonra, dönüş yoluna koyuluyoruz.
FİYATA DAHİL OLANLAR: Ulaşım, rehberlik ve danışmanlık, ikramlar.
FİYATA DAHİL OLMAYANLAR: Öğle yemeği, müze ve ören yeri giriş ücretleri
DİKKAT! Pandemi yönetmelikleri gereği, katılımcılarımızın HES KODU ve Kimlik numarası göstermesi gerekmektedir
NOTLAR
İPTAL KOŞULLARI