HERŞEY DAHİL
18 – 24 Ocak 2026, 6 Gece - 7 Gün
İzmir’den özel uçakla Antik Mısır’a Yolculuk
Türkçe konuşan uzman yerel rehber ile
Nil Nehrinde 4 + Kahire’de 2 Gece
İzmir > Luksor – Karnak – Aswan > Kahire > İzmir
İzmir > Luksor- Karnak – Firavunlar Vadisi – Dev Memon Heykelleri- Hatsepsut- Esna geçidi – Edfu Tapınağı – Kom Ombo – Aswan Barajı- Obelisk- Felluca (Yelken) gezisi- Abu Simbel Tapınağı- Kahire: Giza Piramitleri- Sfenks- Sakkara- Memphis- Khan El Khalili – Huseyin Camii – Kahire Turu > İzmir
Antik Yunan tarihçisi Heredot, Mısır için Nil’in bir armağandır der. Mısırlılar bütün hayatlarını ve kültürlerini, çevresinde yaşadıkları Nil Nehri’ne göre biçimlendirmişlerdir. Mısır’ın tarihine her alanda hâkim olan bu ekoloji tarih boyunca din, siyaset, sanat, edebiyat, iktisat, folklor, mitoloji, mimari gibi pek çok alanda kendisini hissettirmiştir. İnanç ve kültürel yapısına bakıldığında da dünyevi yaşamını ölümden sonraki hayata göre kurguladığını görürüz…
Gün 1) 18 Ocak 2026, Pazar : İZMİR > LUKSOR – KARNAK
Sabah İzmir Adnan Menderes Havalimanı’nda buluşuyoruz. Özel uçağımız erken saatlerde havalanıyor ve aktarmasız olarak LUKSOR’a uçuyoruz. Yaklaşık 1.5 saatlik bir uçuş sonrasında LUKSOR HAVAALANI’ndayız. Gümrük, bagaj, vize işlemlerimiz tamamlandıktan sonra, bizi bekleyen araca geçiyoruz. Vakit kaybetmeden NİL KRUVAZİYER gemisine gidiyoruz. Kamaralarımıza yerleştikten sonra öğle yemeğimizi (gemide) yiyoruz.
Nil Nehrinde seyahat etmek bu gezinin en güzel yönlerinden biri. Uganda’da Viktorya Şelalesinden doğan ve dünyanın en uzun 2. Nehri, büyük Mısır Medeniyetinin rahmi olan Nil nehrinde seyretmek inanılmaz bir deneyim…
Bugünkü turumuzda, öncelikle, kadim Mısır Uygarlığının ve Antik dünyanın en büyük dini yapı kompleksi olan KARNAK TAPINAĞI’nı ziyaret ediyoruz. Burası aslında büyük bir açık hava müzesidir. Mısır’a hayat veren Güneş Tanrısı AMON – RA’ya adanmış olan bu tapınak kompleksi 4000 yıl önce inşa edilmiş. 800 metre genişlik ve 1,5 km uzunluğu ile bu devasa yapının inşaatı 2000 yıl sürmüş ve her firavun kendinden bir şey katmak istediği için de hiçbir zaman tamamlanamamış. Mısır tarihi ve mitolojisi hakkında önemli bilgiler veren Karnak’ta, şimdiye kadar 8,000 adak taşı, 450 heykel ve 10’a yakın sfenks keşfedilmiş.
Hiyeroglif yazıtlarla dolu sütunlar arasında yürüyor, “Amûn-Ra’nın Büyük Tapınağı”, “Khonso Tapıanağı”, “Ipt Tapınağı”, Ptah Tapınağı”, Montho Tapınağı” ve “Osiris Tapınağı”nı görüyoruz.
Sonraki durağımız olan LUKSOR TAPINAĞI, Eski Krallık’taki Yüz Kapı Şehri’nin bulunduğu alandadır. M.Ö. 1400 yılı civarında inşa edilmiştir. Mısır dilinde “ipet resyt” olarak anılan ve “güney sığınağı” anlamına gelen tapınak, III. Amenhotep, II. Ramses, Tutankamon ve diğer firavunlar tarafından yüzlerce yıl boyunca eklemeler yapılarak korunmuştur.
Luksor MÖ 12. yüzyıldan beri Mısır’ın başkenti olmuştur. Yeni Krallık döneminde ise şehrin ünü ve şöhreti zirveye ulaşmıştır. O zamanlar Thebes (Teb) olarak anılan bölgede, Tanrı ve firavun Amon’un her yıl yeniden düzenlenen taç giyme töreni sırasında yeniden doğuş yaşadığı veya doğurganlığın kutsandığı “İlk Olay’ın” yaşandığı mekanın bu tapınak olduğu bilinir. Luksor Tapınağı’nın orijinal kısmı büyük bir salon ve odalardan oluşmaktadır. Salonların bir tanesinde Büyük İskender’in granit bir türbesi bulunmaktadır. Luksor dünya tarihi açısından da oldukça önemli bir yere sahiptir. Ne yazık ki yıllarca yağmalanmıştır.
Mısır tarihi, sanatı ve mitolojisine merhaba dediğimiz bu ilk günümüzü tamamlayınca gemimize dönüyoruz. Nil nehrinde akşam yemeği ve konaklama epey keyifli…
Gün 2) 19 Ocak 2026, Pazartesi : FİRAVUNLAR VADİSİ – DEV MEMNON HEYKELLERİ – HATSEPSUT – ESNA KİLİDİ
Sabah gemide yapacağımız kahvaltı sonrasında Luksor’un batı tarafında, FİRAVUNLAR VADİSİ, diğer adı ile KRALLAR VADİSİ’ne gitmeye hazırlanıyoruz. Bu vadi, MÖ 16. Yüzyıldan, 11. yüzyıla kadar yaklaşık 500 yıllık bir süre boyunca 18. ve 20. Hanedanlık döneminde firavunlar ve imparatorluğun ileri gelenleri için inşa edilen mezarların yeridir. Son bulunanlarla birlikte 68 mezar ve oda ortaya çıkarılmıştır. M.Ö. 1350 Yılından bu yana ayakta kalmış olan DEV MEMNON Heykellerini görüyoruz. Firavun III. Amenhotep’in büyük taş heykelleri…
Mısır’a kadar gelinir de Kleopatra’dan çok önce yaşayıp 25 yıl hüküm sürmüş bir kadın firavun olan HATSEPSUT ziyaret edilmez mi? Adını Mısır’ın resmi tarihinden silmeye çalışanlar olsa da barışçıl bir yaklaşımla hatırlanan, pek çok eserde ve yazıtta adına rastlanan Hatsepsut’u yok saymak pek kolay olmasa gerek. Biz de bir tarafı güzellik, müzik ve aşk tanrıçası olan Hathor, diğer tarafı mumyalama tanrısı Anubis’e adanmış olan Hatsepsut Tapınağı’nı ziyaret ediyoruz.
Turumuza devamla, ESNA Kilidi’nden geçerek Edfu’ya doğru yolculuğumuza devam ediyoruz. Günün sonunda yine Nil Nehrinde akşam yemeği ve konaklama…
Gün 3) 20 Ocak 2026, Salı: EDFU TAPINAĞI – KOM OMBO – ASWAN
Kahvaltı sonrası Yukarı Mısır’daki gezimize devam ediyoruz. Bugün “Üçlü Tanrı Kültü”nün merkezi olan EDFU’yu göreceğiz. Edfu, Mısır mitolojisindeki şahin başlı tanrı HORUS adına inşa edilmiştir. Horus, Yunan Mitolojisindeki Apollon’u anımsatır. Tapınak önce Horus; ardından Hathor ve Harsomtus tapınımına mekan olmuştur. Edfu, Karnak Tapınağı’ndan sonraki en büyük ve günümüze kadar en iyi muhafaza edilmiş antik tapınaktır.
Öğle yemeğimizi aldıktan sonra gemiyle KOM OMBO’ya hareket ediyoruz. Gemiden inip, KOM OMBO Tapınağını ziyaret ediyoruz. Bu tapınak MÖ 2. yüzyılda Ptolemaios Hanedanı dönemine tarihlenir. Kom Ombo, bir ana eksen üzerinde yer alan iki simetrik bölüme ayrılabilir. Tapınağın batı tarafı HAROERİS’e (“Büyük Horus” veya “Kıdemli Horus”), doğu tarafı da SOBEK’e adanmıştır. Zamanında, biri Horus mezhebi, diğeri de Sobek mezhebi için olmak üzere, iki grup rahip olduğu düşünülebilir. Kom Ombo Tapınağı, sadece Horus ve Sobek’e ibadet etmek için değil, aynı zamanda, Ptolemy hanedanını yüceltmek amacıyla da yapılmıştı ki, Tapınak rölyeflerinin bazılarında bu durumu okumak mümkündür.
Gezilerimizi tamamlayınca ASWAN’a hareket ediyoruz. Akşam yemeği ve geceleme gemide…
Gün 4) 21 Ocak 2026, Çarşamba: ASWAN BARAJI – OBELİSK – YELKEN GEZİSİ
Kahvaltı sonrasında Nil nehrinin en büyük barajını göreceğiz. Mısır için çok önemli olan bu barajın yapımı ve işleyişi hakkında bilgi alacağız. Aswan Barajının yapımına 1960’ta başlanmış ve 10 yıl sürmüştür. Bu devasa baraj sayesinde Nil’in yüzlerce yıl süren taşkınları önlenebilmiştir. Bugün Aswan Barajından başka, Antik dönem boyunca Mısır’ın heykel ve anıtlarında kullanılan granit taş ocaklarından olan yarım bırakılmış OBELİSK’i de göreceğiz.
Bu günümüz daha rahat ve keyifli geçecek.. Bembeyaz yelkenleriyle süzülen FELLUCA’larla Nil üzerindeki adalarda, botanik bahçesindeki ağaçlar arasında kısa bir gezi yapacağız.
*** İstenirse ve zaman yeterse turistik de olsa yerel bir köy gezisi yapılabilir.
Gemideki son gecemizde akşam yemeği ve konaklama…
Gün 5) 22 Ocak 2026, Perşembe: ABU SİMBEL TAPINAĞI – KAHİRE’YE UÇUŞ
Kahvaltı sonrasında, eşyalarımızı alıp gemiye veda ediyoruz. Otobüsümüzle ABU SİMBEL TAPINAKLARI’na gidiyoruz. Bugün öğle yemeğimiz “lunch box” şeklinde.
Tapınak Aswan’ın 230 km güneyinde, Nübye bölgesinde yer alan Saf Dağı ya da Kuzey Dağı’nın eteklerine yapılmış. Aswan Barajı genişletilirken, tarihi eserleri kurtarmak için UNESCO‘nun başlattığı ve 50 civarında ülkenin katıldığı çok büyük bir proje sonucunda bölgedeki eserlerin büyük bölümü taşınmış. Ebu Simbel Tapınakları ise, 1964-68 yılları arasında yapay olarak inşa edilmiş iki tepenin içine, güneşe karşı aynı açıyı koruyarak taşınmış. Sonuç olarak Ebu Simbel, orijinal konumunun yaklaşık 200 metre ötesine ve 65 metre daha yüksekte bulunan bir noktaya olduğu gibi alınmış ve kurtarılmış.
UNESCO Dünya Kültür Mirası listesindeki ABU SİMBEL, II. Ramses ve karısı Nefartari için inşa edilen 2 ana tapınaktan oluşur. Güneş tanrısı AMON – RA’ya adanmış olsa da, halk arasında Ramses’in aşkının sembolü olarak kabul edilir. Tapınakta, bir pencereden giren güneş ışıkları, Ramses’in doğum günü olan 22 Haziranda ve taç giyme töreni olan 22 Şubat’ta tam sunağın üzerini aydınlatır. Yaklaşık 20 dakika süren bu ışık vurma olayı aslında 22 Ekim “tarım” mevsiminin, 22 Şubat ise “hasat” mevsiminin başlangıcına işaret eder. Tapınak taşınırken bu açılar özenle korunmuş. Ramses, Tapınağın duvarında eşi Nefertari için’’ Güneşin Üzerine Parladığı Kadın’’ sözlerini yazdırmış ancak Nefertari tapınağın açılış törenine gelirken Nil’deki tekne kazasında hayatını kaybetmiş…
Bu muhteşem gezinin ardından hava alanına gidiyoruz. Özel uçağımızla 2:45 dakikalık uçuşla KAHİRE Hava alanında iniyoruz. Otobüsümüz bizi karşılıyor. Akşam yemeği otelde yada Nil’deli Cruise gemisinde. Konaklama Hilton Nile Tower yada benzeri otel..
Gün 6) 23 Ocak 2026, Cuma : GİZA / BÜYÜK MISIR MÜZESİ ( GEM) – SAKKARA / GİZA PİRAMİTLERİ – SFENKS
Otelde sabah kahvaltımızı yaptıktan sonra yeni açılan BÜYÜK MISIR MÜZESİ’ne gideceğiz. Herhalde büyük bir hayranlıkla seyredeceğimiz buluntularla dünya’da tek bir uygarlığa adanmış yegane müze budur.
Gezilerimizi tamamlayınca SAKKARA’ya ve MEMPHIS’e hareket ediyoruz. Sakkara bölgesinde yer alan GİZA PİRAMİTLERİ, 3 ana piramit, Sfenks heykeli ve etrafındaki irili ufaklı piramitler ile başka yapılardan oluşuyor. Ana piramitler, onları yaptıran ve buraya gömülen firavunların isimlerini taşıyor; Keops (Khufu), Kefren (Khafra) ve Mikerinos (Menkuara). Yaklaşık 2-3 bin (M.Ö. 2589 ile 2504) yılları arasına tarihleniyor.
PİRAMİTLERE DAİR:
Eski Mısır krallığında piramitlerin “öteki dünyaya ulaşabilmek için bir araç” olarak inşa edildikleri biliniyor.
Giza Piramitleri hakkında yapılan en büyük spekülasyonlar, Orion takımyıldızı ile ilişkilendirilmesi ve inşa tarihinin çok eskilere çekilmesi ama ispatlanabilmiş değil.
Giza Piramitleri aslında altın sarısı değil beyazmış. Kireçtaşından oluşan tuğlalar güneş ışığını alarak zamanla renk değiştirmiş. Beyaz yüzeyler güneşi yansıttığı için de parlarmış. Antik Mısırlılar, Büyük Piramit’e İkhet yani “görkemli ışık” derlermiş.
Üç Giza Piramidinin birbirine oranı 3:4:5 şeklindedir ve bir Pisagor üçgeni oluşturur.
Piramitlerin iç sıcaklığı, her mevsimde 20 derecedir ve daima sabit kalır…
Ve daha birçok şey…
KEOPS, Büyük Piramit olarak da anılır ve Antik dünyanın 7 harikası içinde bugün hala ayakta olan tek
yapıdır. Binlerce yıl boyunca, dünyanın en yüksek yapısı ünvanını elinde tutmuştur. Yapıldığı dönemde 145,75 metre olduğu, günümüzde 10 metresini kaybettiği tahmin ediliyor.
KEFREN (Khafra) Piramidi, 3 büyük Giza piramidi arasında tepesindeki koruyucu kaplamanın hala görülebildiği tek piramittir. Konumu itibariyle en merkezi ve 136,40 m. yüksekliği ile Keops’tan sonraki ikinci yüksek piramittir.
MİKERİNOS (Menkuara) Piramidi, 3 Giza Piramidinin en küçüğüdür. Kral Mikerinos zamanında yapımına başlansa da inşaatını oğlu tamamlamıştır. Bu muhteşem piramitlerin içinde bulunan tüm mumyalar müzeye taşınmış durumda.
SFENKS Heykeli; Dünyanın en büyük taş heykeli unvanını elinde tutan Büyük Giza Sfenksi, 20 metre yüksekliği ile piramitler bölgesine girince hemen dikkati çeker. Yatan aslan biçiminde yapılmış vücudu ve firavun şeklindeki kafası ile mezarları ve piramitleri koruduğuna inanılır. Pençelerinin arasına da bir tapınak inşa edilmiştir.
GRAND EGYPTIAN MUSEUM : UNESCO’nun da desteği ile, Giza Piramitlerinin yakınında inşa edilen Müze yaklaşık 500 bin m² büyüklükte bir alanı kaplıyor ve içerisinde 50 bin tarihi eser sergileniyor. Sayısı günümüzde artmış da olabilir. Olağanüstü koleksiyonlarda, eski Mısır’da mumyalama ritüellerine ve dini inançlara ışık tutmanın yanı sıra, interaktif ekranda sergilenen kraliyet mumyaları da yer alıyor.
Mısır ve Piramitler üzerine anlatılacak o kadar çok şey var ki…
Günün sonunda otele dönüyoruz. Adet olduğu üzere biz de Papirüs ve Parfümlere bakmak istiyoruz. Akşamüzeri yerel dükkanlarda hediye alışverişi yapabiliriz. Sonra da otelde akşam yemeği ve dinlenme…
Gün 7) 24 Ocak 2026, Cumartesi: KAHİRE ŞEHİR TURU – KAHİRE MISIR MÜZESİ- KHAN EL HALİLİ- HUSEYİN CAMİİ – MISIR MEDENİYETLER MÜZESİ
Otelde yapacağımız sabah kahvaltısından sonra otelden eşyalarımızı alarak ayrılıyoruz. Önce MISIR MEDENİYETLERİ MÜZESİ’ni gezeceğiz. Bu görkemli müze, yaklaşık 120 yıldır antik Mısır’ın Firavun Hanedanlıkları, Roma İmparatorluğu ve eski Yunan dönemine ışık tutan tarihi eserlere ev sahipliği yapıyor. Müzenin en ünlü eseri Firavun Tutankamon’un 12 kg ağırlığındaki altın maskesi. 2021 Yılına kadar Kahire Müzesinde sergilenen sergilenen, 18 kral ve 4 kraliçeye ait mumyalar başkent Kahire’de düzenlenen Altın Yolculuk adı verilen ve tüm dünya televizyonlarında izlenen görkemli bir törenle, 3 Nisan 2021’de Mısır Medeniyetleri Müzesi’ne taşınmıştı. Kortejde, 18 Mısır firavunu ve 4 Mısır kraliçesine ait mumyalar, antik Mısır döneminde kullanılan at arabaları ve Firavun kıyafetleri giyen kadınlar ile süvariler eşliğinde götürülmüştü.
Müzede yapacağımız baş döndürücü bir zaman yolculuğundan sonra yaşayan Mısır’ın sokaklarına, günümüze dönüyoruz. Önce KHAN EL –KHALİLİ Çarşısı’na gidiyoruz. Hem bilgi alıyor hem de serbest zaman kullanıyoruz. Kentin kalbinde, eski kesiminde yer alan Khan El-Khalili Afrika’nın en büyük pazarıdır. Çarşının tarihi 1382 yılına, Memluk sultanı Berkuk dönemine kadar uzanır. Osmanlı döneminde Türk Çarşısı olarak anılır. İnsanlar buraya sadece alışveriş için değil, egzotizmi, doğu çarşısının eşsiz atmosferi için geliyorlar. Mısırlı yazar Necib Mahfuz’a Nobel ödülünü kazandıran Midak Sokağı romanının geçtiği ünlü sokak da Han el-Halili çarşısında bulunmaktadır.
Görmeden dönmek istemediğimiz diğer bir yer de HÜSEYİN CAMİİ. Khan El-Khalili’nin yakınlarındaki bu cami, Mısır’ın en kutsal İslami yerlerinden birisi kabul edilir. Hüseyin Camii 12. yüzyılın ortalarında inşa edilmiştir. Kerbela Savaşı’nda şehit edilen Hz. Hüseyin’in bir parçası, korunması için 1154’te arazi üzerine inşa edilen türbeye gömülmüştür. Hüseyin Camiindeki farklı minareler, Kahire’yi yöneten çeşitli devletlerin gücünü ve ihtişamını gösteren mimari özelliklerle tasvir edilmiştir. Daha sonra bakımsız kalan dini yapı yıkılmış, 1874’te Hidiv İsmail’in emriyle Gotik uyanış mimarisinden esinlenerek yeniden inşa edilmiştir. Kahire’yi modernleştirmek isteyen yönetici, İtalyan gotik tarzı ile Osmanlı tarzı mimarilere sahip minareler yaptırmıştır. Böylece ortaya bir İslami eklektizm örneği çıkmıştır.
Son olarak Kahire’nin tarihi sokaklarında geziyor, KAHİRE KALESİ, KAVALALI CAMİİ, ST GEORGE KİLİSESİ’ni görüyoruz. Ondan sonra havalimanına transfer ve İzmir’e geri uçuş…
İki kişilik odada kişi başı: 2.550,- USD
Tek kişilik oda fiyat farkı: 600,- USD
TUR FİYATINA DAHİL OLAN HİZMETLER
İzmir > Luksor / Abu Simbel > Kahire > İzmir arası özel uçakla seyahat
Tüm Havaalanı vergileri
Programda yer alan tüm transferler (Luksor- Aswan – Abu Simbel –Kahire)
Kahire’de 5* otelde 2 gece konaklama. H/B; Sabah kahvaltısı ve akşam yemekleri.
Luksor – Aswan arasında lüks gemide 4 gün / 3 gece tam pansiyon konaklama
Öğle yemekleri
Kahire’de müzikli yemekli Kahire gecesi
Turlar sırasında özel araç
Programda gezileceği belirtilen tapınak ve müzelere giriş ücretleri
Tüm gezilerde Türkçe konuşan Mısırlı yerel uzman rehberlik hizmeti
Rehber / Acenta Refakati
Yerel rehber, şoförler, gemilerde personele verilecek bahşişler
Seyahat sağlık sigortası ve zorunlu paket tur Sorumluluk Sigortası (Bu sigorta poliçesi 1618 Sayılı Yasanın öngördüğü şartları taşımakta olup Acente ve Havayolu şirketinin iflası halinde kullanılan bir teminattır)
TUR FİYATINA DAHİL OLMAYANLAR
Yurt Dışı Çıkış Fonu (1000 TL)
Vize ücreti (Yeşil Pasaporta vize uygulanmaz)
Mısır kapı giriş vizesi (25 USD)
Programda istenilirse zamana bağlı olarak düzenleneceği / opsiyonel olarak belirtilen (Köy gezisi
Kişisel harcamalar
Yemeklerde alınacak alkollü ve alkolsüz (su dahil) tüm içecekler
65 yaş üstü seyahat sigortası prim farkı
NOTLAR
Bu program EbruliTur ile birlikte 2 acentanın ortak operasyonudur.
Mısır’da hiçbir şekilde açık alanlardan yiyecek içecek alınması uygun değildir.
Program 41 kişilik grup için hazırlanmıştır.
Uçak saatleri 15 Aralık sonrasında kesinleşecektir.
Tapınaklar kalabalıktır. Dikkatli olunması önerilir.
Cruise’da alkollü alkolsüz içecekler bulunur. Ancak Kahire otellerinde Alkollü içki olmayabilir.
ÖDEME KOŞULLARI
Ön rezervasyonlar 1 hafta tutulur. Bir hafta sonrasında ödeme ile kesinleştirilmeyen rezervasyonlar iptal edilir.
İPTAL KOŞULLARI
Tur başlama tarihinden bir ay öncesine kadar yapılan iptallerde kesintisiz geri ödeme yapılır
Tura 30 gün kala ve daha sonraki iptallerde iade, yerinize katılımcı bulunması durumunda mümkün olur.
Tura 30 günden az süre kaldığında ve yerinize katılımcı bulunmadığı durumlarda yapılmış zorunlu ödemeler ücretten kesilir.
Lütfen tur sözleşmelerini okuyunuz ve programı inceleyerek, kesin karar verdikten sonra sözleşmeyi imzalayın