Gürcistan’ın asma yetiştiriciliğinin doğduğu ülke olduğuna dair buluntular gün geçtikçe artıyor. Kvemo Kratli bölgesindeki İmiri köyünde yürütülen arkeolojik kazılardan, antik dünyada önemli bir ritüelistik içecek olan Şarabın kökenine dair önemli bulgular geliyor. Kontrollü asma yetiştiriciliğinin burada doğduğuna dair de kanıtlar mevcut. Araştırmacılar bulguların yaklaşık olarak MÖ. 6. bin yıla tarihlendiğini düşünüyor. 1980’lerden bu yana Gürcistan’da yabani asma çeşitleri sıkı bir koruma altına alındı. Yabani asma ile birlikte Gürcistan’da 500’den fazla yerli üzüm çeşidi de tespit edilmiş durumda….

TUR PROGRAMI

12 / 13 Eylül 2025, Cuma – Cumartesi: İZMİR-TİFLİS
Saat 21:00’da İzmir Adnan Menderes Havalimanı Dış Hatlar Terminali’nde buluşuyoruz. Gürcistan’ın büyüleyici başkenti Tiflis’e yapacağımız direkt uçuş için check-in ve pasaport işlemlerinin ardından saat 23:30’ta uçağımız havalanıyor. Kafkasların kalbine, tarih, kültür ve lezzet dolu bir serüven başlıyor…

Sabah saatlerinde Tiflis’e varışımızın ardından bizi bekleyen özel aracımızla otele doğru yola çıkıyoruz. Kısa bir dinlenmeden sonra, Gürcistan’ın ruhunu en derinden hissedeceğimiz keşif günümüz başlıyor.

 İlk durağımız, 13. yüzyıldan kalma, Meryem Ana’ya atfedilmiş Metekhi Kilisesi. Bu abidevi yapı Mtkvari Nehri’nin kıyısında yükselirken, hem nehire hem de eski Tiflis’in taş sokaklarına göz kırpıyor. Gezimiz, Shardeni Sokağı’ndan geçerek devam ediyor. Burada yer alan Tamada Heykeli, Gürcü sofralarının vazgeçilmezi olan kadeh kaldırma geleneğine gönderme yapıyor. Hemen yakında bulunan Karvasla, yani tarihî kervansaray ise günümüzde bir müze olarak ziyaretçilerini ağırlıyor.
 Ardından gezeceğimiz; Sioni Katedrali, Tiflis Sinagogu ve Barış Köprüsü gibi yapılar bize şehrin çok kültürlü dokusunu hissettiriyor. Son olarak, Gabriadze Tiyatrosu’nun eğik saat kulesi önünde zaman sanki yavaşlıyor. Her saat başı canlanan küçük kukla gösterisiyle kalbimizi ısıtıyor.
 Rehberimiz eşliğinde akşam yemeğimizi Tiflis’in yerel restoranlarından birinde alıyoruz. Geceleme Tiflis’teki otelimizde,”İbis Styles Tbilisi Center”.

14 Eylül 2025, Pazar: SİGHNAGHİ- SAGAREDJO – KAHETİ
Bugün şehirden uzaklaşıyor, Gürcistan’ın doğusunda yer alan Sighnaghi kasabasına doğru yola çıkıyoruz. 18. yüzyıldan kalma bu zarif şehir, “Aşk Şehri” olarak da bilinir. Dar taş sokakları, renkli balkonlu evleri, antik şehir surları ve muazzam Alazani Vadisi manzaralarıyla adeta kartpostallık bir güzelliğe sahiptir. Sighnaghi’nin eski kulesi, bulutlara dokunan harika bir Kafkas Dağları manzarası sunar. Kasabanın huzurlu atmosferinden sonra, bölgenin vazgeçilmezi olan geleneksel Gürcü şarapçılığı ile tanışmak üzere Sagaredjo’ya yöneliyoruz. Antik dönemden beri sadece Gürcistan’ın değil, dünyanın da en eski şarap üretim merkezlerinde biri olan Kaheti bölgesinin uçsuz bucaksız bağları arasında yerel bir ailenin işlettiği küçük ama özenli bir mahzende, Kvevri (toprak küp) yöntemiyle üretilmiş şarapları tadıyoruz. Bu antik yöntem, binlerce yıllık geleneklerin bugüne taşınmış hâli ve UNESCO tarafından Somut Olmayan Kültürel Miras olarak kabul edilmiş durumda. Şarabın eşlik ettiği samimi sohbetlerin ardından Tiflis’e geri dönüyoruz. Rehberimiz eşliğinde akşam yemeğimizi Tiflis’in yerel restoranlarından birinde alıyoruz. Geceleme Tiflis’te aynı otelde.

15 Eylül 2025, Pazartesi: TİFLİS
Bugün Tiflis içinde geziyoruz. Sabah saatlerinde alışveriş için serbest zaman veriyoruz. Yerel el sanatları, Gürcü baharatları, enfes şaraplar ve hediyelikler almak için harika bir fırsat. Otelimizde check-out işlemlerini tamamladıktan sonra Chronicles of Georgia anıtına gidiyoruz. Bu etkileyici anıt kompleksi, devasa sütunlar üzerinde Gürcü tarihinin ve Hristiyanlığın önemli figürlerini anlatan bronz kabartmalarla süslenmiş. Tiflis Baraj Gölü manzarasıyla birleşince, ortaya etkileyici bir tablo çıkıyor.

Ardından rotamızı Tiflis’in siluetini taçlandıran Sameba (Kutsal Teslis) Katedrali’ne çeviriyoruz. Modern Gürcistan’ın dini simgesi olan bu devasa yapı, sadece Tiflis’in değil 3000 m2’lik alanıyla aynı zamanda Ortodoks dünyasının da en ihtişamlı yapılarından biri. Sizleri mimarisiyle olduğu kadar maneviyatıyla da büyüleyecek olan bu yapıyı ziyaretimizin ardından şehrin tarihi merkezine doğru ilerliyoruz.

Tiflis’in modern yüzüyle tanışmak için Rike Parkı‘na geçiyor ve buradan cam kabinli teleferikle masalsı bir yolculuğa çıkıyoruz. Kafkas Dağları’nın eteklerine serilmiş şehir manzarasını kuşbakışı izleyerek Kartlis Deda yani Gürcistan Anası Heykeli’ne ulaşıyoruz. Elindeki şarap kadehiyle dostu, kılıcıyla düşmanı selamlayan bu heykel, Gürcü karakterinin sembolüdür.

Yokuş aşağı yürüyerek vardığımız Abanotubani, şehrin doğduğu noktadır… Şifalı sularıyla ünlü bu sülfür hamamları, mimari olarak Doğu’nun izlerini taşır. Ardından Meidan Meydanı’na geçiyoruz. Bir zamanlar İpek Yolu’nun önemli duraklarından biri olan bu meydan, bugün sanat galerileri, kafe ve restoranlarla dolup taşıyor.

Gezimizin son gecesini Gürcü kültürünün en canlı hâliyle noktalıyoruz. Geleneksel Gürcü müziği ve danslarının sahnelendiği yemekli Gürcü Gecesine gidiyoruz.. Kaldırılan kadehler, nefis Gürcü yemekleri (fiyata dahildir) panduriler ve dansçılar eşliğinde bu güzel ülkeye veda ediyoruz.

15 / 16 Eylül 2025, Salı: TİFLİS – İZMİR
Gece yarısı program sona ererken restorandan ayrılıyor ve 04:35’teki dönüş uçağımız için Tiflis Havalimanı’na gidiyor ve İzmir’e geri uçuyoruz….